"duvarları yıkarız"
"O duvar O duvarınız Vııızz gelir Bize Vııızzzz." Nâzım Hîkmet Ran (NHR)
"duyan da okur; duymak için kör olmak mı lâzım?" "kör olmada gör beni"
"Robin hood bugün yaşasaydı medyadaki tekelleşmeyi bir numaralı düşman olarak görürdü" 15 05 2010 cannes film festivali Russel Crowe
"aslında robin hood yok cesur yürek var Robin Hood does not actually have a brave heart" Mel Gibson 07 01 2011 cuma
azsonra.blogspot.com
7 Aralık 2014 Pazar
Dik dur eğilme kayınçolar seninle Yıpratmalarına izin vermeyiz. 07 Aralık 2014 ESKİŞEHİR
AK
Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin Porsuk Spor
Salonu'nda yapılan Eskişehir 5. Olağan Kongresi'ndeki konuşma yaptı.
"Cihan
imparatorluğunun tohumlarını bu topraklara atanlara" selam vererek
konuşmasına başlayan Davutoğlu, latifeyi öğreten Nasreddin Hoca'ya,
güzel Türkçe'yi maneviyatla buluşturan Yunus Emre'ye, demokrasinin ilk
mitingini Eskişehir'de gerçekleştiren merhum Adnan Menderes ile şehadet
şerbetini içen Hasan Polatkan'a selamlarını iletti. Başbakan
Davutoğlu'na salondakiler alkışlarla karşılık verdi.
Salondakilerin
"Dik dur eğilme kayınçolar seninle" sloganlarına Davutoğlu,
"Kayınçolara, değerli baldızlarıma, kardeşlerime selam olsun. Biz
Eskişehir'den gelin aldık ama Eskişehir'e gönül verdik" diye konuştu.
Davutoğlu, Yunus Emre Caddesi'nden geçerken, gelin almak için geldiği
günkü gibi kalbinin kıpır kıpır olduğunu belirtti.
Arif Nihat
Asya'nın Eskişehir'den milletvekili olduğunu hatırlatan Davutoğlu,
"Bayrak aşkıyla dolu bir gençlik varsa bu milletin geleceği parlaktır"
dedi.
Her şehrin kendisine ilham verdiğini, her şehirden bir
şeyler aldıklarını dile getiren Başbakan Davutoğlu, Eskişehir'i
demokrasinin beşiği topraklar olarak nitelendirdi.
Eskişehir'in kültürün,
maneviyatın, ilmin ve insanın harmanlandığı bir şehir olduğunu
anlatan Davutoğlu, "Eskişehir yiğitlerin harman olduğu bir şehirdir"
ifadesini kullandı.
Parti olarak siyaset felsefelerinin temelinde
milletin ve devletin sürekliliğinin yer aldığını belirten Başbakan
Davutoğlu, bunların içinde Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet, istiklal ve
demokrasi çizgisinin bulunduğunu söyledi. "Biz bu çizgisinin sahipçisi,
emanetçisi olmakla gurur duyuyoruz" diyen Davutoğlu, Selçuklu'nun,
Osmanlı'nın, istiklal ve demokrasi şehitlerinin emanetlerinin
omuzlarında olduğunu kaydetti.
Gönüllerinden ve zihinlerinden bu
emanet şuurunu terk etmeyeceklerini bildiren Davutoğlu, salondakilere
"Kim ne derse desin kim nasıl tarihimize meydan okursa okusun,
tarihimize, Cumhuriyetimize, demokrasimize sahip çıkmaya hazır mısınız"
diye sordu. Salondakiler "Evet" dedikten sonra tekbirlerle Başbakan
Davutoğlu'na karşılık verdi.
Bu emaneti aldıklarında yurdun her köşesindeki vatandaşlarla bir araya geldiklerini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Tarihi
sürekliliğin bu çizgisini takip etmeye çalıştık. Bir, tarihimiz birdir
parçalanamaz bölünemez. Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet ve demokrasi bir
bütündür, ayrılamaz parçalanamaz. Bunu kime söylüyorum? Üç gündür
'Osmanlıca ders olarak okutulsun' denildi diye Milli Eğitim Şurası'nda
neredeyse mezar taşlarına hakaret etmeye varanlara söylüyorum.
Osmanlıca, zaten sosyal bilimlerde mecbur diğerlerinde seçmeliydi.
Sadece diğer bölümlerde de seçme hakkı genişletilsin denildi diye
Osmanlıca aleyhine bir kampanya yürütülüyor. Birisi diyor ki: CHP Grup
Başkanvekili, 'Ne yapacaklar, bize mezar taşlarını mı okutacaklar?' Biz
de diyoruz ki: O mezar taşlarını senin küçük gördüğün, tahkir ettiğin o
mezar taşları bu toprağın tapularıdır, o tapulara sahip çıkacağız. Şeyh
Edebali'nin mezar taşına da her bir Osmanlı'nın mezar taşına da sahip
çıkacağız."
Atatürk'ün kurduğu CHP'nin mensubu bunu söylüyor
Salondakilerin "Vur vur inlesin Kemal dinlesin" denilmesi üzerine "Dinleyecekler" diyen Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Balkanlarda
bizim mirasımızı tahrip etmek isteyen komünist rejimler önce mezar
taşlarını yıktılar. Çünkü biliyorlardı ki o mezar taşları tapu mührü
gibi orada durdukça imanımız, tarihimiz de orada olacaktı. Şimdi ona
soruyorum: mezar taşlarından bile çekiniyorsunuz. Bu toprağın
üstündekilere saygınız yok altındakilere da saygınız yok. Ama biz bu
toprakların üzerindeki milli iradeyi de yaşatacağız o aziz
şehitlerimizin mirasına da sahip çıkacağız. Bir kez daha söylüyorum: bir
utançtır, hepimiz için bir utançtır, yeni yetişen neslin dedelerinin
mezar taşlarını dahi okuyamaması herkes için bir utançtır. Biz istiyoruz
ki dedelerinin mezar taşını okuyabilen nesiller gelsin. Aynı bilgisayar
çağını yakalayabilen nesiller gibi. Bunu Atatürk'ün kurduğu CHP'nin
mensubu bunu söylüyor. Atatürk'ün nutku da Osmanlıcaydı. Eğer onu
okuyamıyorsan nasıl bir mirasa sahip çıkacaksın?"
Dedelerinin mezar taşlarını okuyabilsinler
Davutoğlu, yeni
yetişen neslin, dedelerinin mezar taşını okuyamamasının "herkes için
utanç" olduğunu, bilgisayar çağını yakalayabilen nesiller
gibi, dedelerinin mezar taşını da okuyabilen nesillerin gelmesini
istediklerini belirtti.
"Bunu söyleyen de Atatürk'ün kurduğu CHP
mensubu olduğunu söylüyor. Atatürk'ün nutku da Osmanlıcaydı, eğer onu
okuyamıyorsan nasıl bir mirasa sahip çıkacaksın" diyen Davutoğlu, CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da din dersleriyle ilgili bir
teklif sebebiyle "Bizi orta çağlara götürecek" dediğini ifade etti.
Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ey Kılıçdaroğlu
orta çağlar Avrupa'da karanlıktı, bizim orta çağlarımız vahiyle
müjdelenmişti. Git orta çağları Avrupa'da tenkit et. Bu topraklarda
hicretin ve insanlık onurunun sembolü olan yüzyıllara, asrısaadete kimse
Orta Çağ diyemez, dedirtmeyiz. O, cahiliyenin bittiği
asrısaadetti. İşte aramızdaki fark bu. Onlar çağdaşlık adına geçmişe
hakaret etmeyi bile mazur görürken, bunu yaparken, biz Selçuklu,
Osmanlı, Cumhuriyet, demokrasi çizgisinde Cumhuriyetin yüzüncü yılına,
fethin 550'nci yılına ve Malazgirt'in bininci yılına yürüyoruz."
Fitne çıkarmaya çalışanlara karşı göğsümüzü siper edeceğiz
Kongre
takviminin, bir doğu bir batı ili olarak planlanmasını istediğini
anımsatan Davutoğlu, ziyaretleriyle doğu ile batıyı ilmik ilmik
bağladıklarını anlattı. Van'dan Eskişehir'e kucak dolusu selamlar
getirdiğini aktaran Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Biz,
doğudan batıya, kuzeyden güneye selam, muhabbet, aşk taşırız. İstikbal
ve istiklal taşırız. Feqiye Teyran'dan Yunus Emre'ye selam getirdik.
Feqiye Teyran ile Yunus Emre, Seyyid Fehim Arvasi ile Şücaaddin Veli
kardeştir. Onlar nasıl kardeşse Eskişehir ile Van, doğu ile batı, kuzey
ile güney de kardeştir. Allah ve tarih şahit olsun, bu kardeşlik neyi
gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğiz. Fitne çıkarmaya çalışanlara
karşı göğsümüzü siper edeceğiz. Nasıl tarihimiz bölünmezse vatanımız da
bölünmez. Nasıl Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet ve demokrasi çizgisi
bölünemezse Türkiye'nin doğusu ile batısı, kuzeyi ile güneyi, ortası ile
kenarları bölünemez. Tarihimizin ve coğrafyamızın birliği ve
beraberliği, vahdeti AK Parti kadrolarına emanettir. Sizler bu emaneti
taşıyacaksınız."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında
2001'de yeni bir hareketin, 21'inci yüzyılın hareketinin başladığını,
tarihten kopmayan bu hareketin 12 yılda, Osmanlı Devleti'nin
tohumlarının atıldığı gibi bir çınar misali büyüdüğünü dile getiren
Davutoğlu, "Baktılar ki bu hareket büyüdükçe sadece vatan topraklarını
değil, Filistin'den Somali'ye, Saraybosna'dan Myanmar'a, Orhun
Anıtları'ndan Afrika içlerine kadar bütün dost, gönül coğrafyasına kanat
geriyor, birileri tuzak kurmaya başladı" diye konuştu.
AK Parti kadroları milli iradeye sahip çıkmıştır
Gezi
provokasyonlarıyla AK Parti'nin, hükümetin ve Türkiye'nin
istikrarsızlığa götürülmeye çalışıldığını, milletin bu provokasyonlara
milyonların meydana çıkmasıyla "dur" dediğini, ardından 17-25 Aralık
provokasyonlarının yaşandığını ifade eden Davutoğlu, 30 Mart'ta tüm
Türkiye'nin verdiği güçlü destekle buna da "dur" dendiğini söyledi.
Davutoğlu,
"10 Ağustos'ta ilk defa halkımız doğrudan reyleriyle cumhurbaşkanı
seçti, bu sefer başka manipülasyonlara yöneldiler. 6-7 Ekim Kobani
olaylarını bahane ettiler. Bütün bu çizgide, sarsamadıkları bir şey var,
o da AK Parti kadrolarının iradesi. AK Parti kadroları, milli iradeye
sahip çıkmıştır, çıkmaya devam edecektir" ifadesini kullandı.
Başbakan
ve genel başkan olarak, emaneti devralır almaz, Anadolu'yu adım adım
gezmeye başladıklarını kaydeden Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Her
yerde aynı mesajı veriyoruz: milli irade sahipsiz değildir. Tarihimiz
ve coğrafyamız sahipsiz değildir. Tarihimizin, vatanımızın ve milli
iradenin sahibi AK Parti'dir. Türkiye'nin her yerinde al bayrakları
dalgalandıran AK Parti'dir. Aramızdaki fark bu, bu al bayrak ve AK Parti
bayrağı bu sabah Van'da dalgalanıyordu, şimdi Eskişehir'de. Yurdumuzun
her köşesinde. Peki, diğer parti bayrakları her yerde dalgalanabiliyor
mu? Her yere gidip oradaki vatandaşlarımızla buluşabilen başka bir parti
var mı? Birisi sadece doğuda, güneydoğuda konuşur, birisi sadece Orta
Anadolu'da konuşur, birisi kıyılarda, sahillerde konuşur. Türkiye'nin
her yerinde konuşabilen yegane parti, AK Parti. Türkiye'nin her yerinde
al bayrağı, AK Parti bayrağıyla dalgalandıran yegane parti AK Parti.
İşte milletimizin bekası AK Parti'nin gayretiyle artık özdeşleşmiştir,
bir bütündür ve bu bütün ilelebet korunacaktır."
Salondakilerin
"Başbakan Ahmet, vatan sana emanet" tezahüratları üzerine Davutoğlu,
"Vatan hepimize emanet. Bu baş bu gövde üzerinde durdukça, bu emanete
sahip çıkacağız. Hasan Polatkan, Adnan Menderes nasıl sahip çıktıysa
sahip çıkacağız" dedi.