"duvarları yıkarız"
"O duvar O duvarınız Vııızz gelir Bize Vııızzzz." Nâzım Hîkmet Ran (NHR)
"duyan da okur; duymak için kör olmak mı lâzım?" "kör olmada gör beni"
"Robin hood bugün yaşasaydı medyadaki tekelleşmeyi bir numaralı düşman olarak görürdü" 15 05 2010 cannes film festivali Russel Crowe
"aslında robin hood yok cesur yürek var Robin Hood does not actually have a brave heart" Mel Gibson 07 01 2011 cuma
azsonra.blogspot.com
9 Aralık 2014 Salı
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, sorular üzerine Osmanlıca tartışmalarına açıklık getirdi. 09 Aralık 2014 Salı
Nabi Avcı'dan önemli açıklamalar
Nabi Avcı, sorular üzerine Osmanlıca tartışmalarına açıklık getirdi.
09 Aralık 2014 Salı
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 19. Milli Eğitim Şurası'nda, anadolu imam
hatip liselerinde zorunlu olarak "Osmanlı Türkçesi" okutulmasına
yönelik alınan tavsiye kararına ilişkin "Özellikle muhalefetimizin ve
bazı köşe yazarlarının, bu tartışmayı sağlıklı bir biçimde
sürdürebilmeleri için bir ortak referans çerçevesi oluşturmamız
gerekiyor. Birbirimizin ne dediğini doğru anlayabilmek için. Milli
Eğitim Bakanı olarak benim önerim bir okuma listesi yapalım" dedi.
Bakan Avcı, JW Marriott Hotel'de düzenlenen, "Türkiye'de Mesleki ve
Teknik Eğitimin Kalitesinin Geliştirilmesi Projesi (METEK) Kapanış
Konferansı" sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Osmanlı Türkçesi'nin bazı okullarda zorunlu ders olarak okutulması
teklifine yönelik eleştirilere ilişkin soru üzerine Bakan Avcı,
eleştirileri, sağlıklı bir zeminde değerlendirebilmek için bir ortak dil
ve referans çerçevesi oluşturulması gerektiğini belirtti.
Neden bahsedildiğinin ve ne kastedildiğinin iyi anlaşılması gerektiğini
vurgulayan Avcı, Osmanlıca Türkçesi konusunun Antalya'daki şura ile
başlayan bir tartışma olmadığını, bunun geçmişte de çok tartışıldığını
söyledi. Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle muhalefetimizin ve bazı köşe yazarlarının, bu tartışmayı
sağlıklı bir biçimde sürdürebilmeleri için bir ortak referans çerçevesi
oluşturmamız gerekiyor. Birbirimizin ne dediğini doğru anlayabilmek
için. Milli Eğitim Bakanı olarak benim önerim bir okuma listesi yapalım. Bu konuda tartışmak isteyen siyasetçilerimiz, gazetecilerimiz, köşe
yazarlarımız, bir çoğu zaten inşallah yapmıştır ama yapmayanlar için
söylüyorum, bir ön okuma çalışması yapalım, Peyami Safa'nın 'Doğu ve
Batı Sentezi'ni, Atilla İlhan'ın 'Hangi Batısı'nı, Mümtaz Turhan'ın
'Maarif Davaları'nı, Cemil Meriç'in 'Bu Ülkesi'ni, Şevket Süreyya
Aydemir'in 'Suyu Arayan Adam'ını okuyalım, okusunlar. Çünkü, o şurada
alınan kararlardan bir tanesi de okullarımızda okuma kültürünün
geliştirilmesi önerisiydi. Şimdi onu buradan başlatalım. Okuma kültürünü
geliştirme önerisine önce biz, kendimiz uyalım siyasetçiler olarak da."
Bu konu tartışılırken, Cemil Meriç, Atilla İlhan, Mümtaz Turhan, Talat
Sait Halman, Şevket Süreyya ve Peyami Safa'nın ne dediğinin hatırlanması
gerektiğini vurgulayan Avcı, "Böylece her defasında, sanki bu konu ilk
defa tartışılıyormuş, konuşuluyormuş gibi bir takım klişelerden 'eller
aya biz yaya' klişelerinden 'ortaçağ karanlığı' gibi klişelerden uzakta,
daha berrak bir zeminde, daha bilgiye dayalı olarak, bunları daha sakin
bir üslupla tartışalım" diye konuştu.
"Itri konseri düzenlediği için istifa etmek zorunda kaldı"
Geçen hafta hayatını kaybeden ilk Kültür Bakanı Talat Sait Halman'a da
rahmet dileyen Avcı, Halman'ın kültür bakanlığı görevinden bugünkü
tartışmalara damgasını vuran önyargılarla çok yakından ilgili bir konu
nedeniyle istifa ettiğine işaret etti.
Topkapı Sarayı'nda, Itri konseri düzenlediği için yaylım ateşine ve
medya tarafından adeta eleştiri bombardımanına tutulan Halman'ın bu
nedenle istifa etmek zorunda bırakıldığını anlatan Avcı, UNESCO'nun
geçen yılı "Itri Yılı" ilan ettiğini anımsattı.
UNESCO'nun andığı büyük bestekar Itri ile ilgili bir konser
düzenlendiği için bu ülkede bir kültür bakanının istifa etmek zorunda
bırakıldığının altını çizen Avcı, şunları kaydetti:
"Türkiye o günlerden buraya gelmiştir. Artık bizim bu konuları o günün
önyargılarıyla, o günlerin klişeleriyle tartışmamamız gerekiyor. Daha
düzeyli bir yerde, eğer işin teknik tarafını, uygulamada neler
olacağını, nasıl olduğunu ve bunun öğrencilere ne kazandıracağını çok
merak edenler olursa, bakın biraz önce kitaplarından söz ettim, Cemil
Meriç'ten, Mümtaz Turhan'dan söz ettim. Şimdi eğer bu kitapları okumaya
vakitleri yoksa, Ankara'da Mehmet Kaplan Sosyal Bilimler Lisesi,
İstanbul'da Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi, Sakarya'da Cemil Meriç
Sosyal Bilimler Lisesi var. Biraz vakit ayırsınlar, o okullarımızı
ziyaret etsinler. Oralarda yıllardan beri Osmanlı Türkçesi, eski
alfabemiz zorunlu ders olarak okutuluyor. O öğrencilerimizle, o
öğrencilerimizin yaptıklarıyla, öğretmenlerimizle görüşsünler, o
okullardaki etkinlikleri faaliyetleri görsünler, ondan sonra bu konuyu
daha rahat konuşuruz, daha rahat tartışırız."
Kendilerine, "Her işimiz bitti de iş Osmanlıca eğitimine mi kaldı"
şeklinde eleştiriler yöneltildiğini aktaran Avcı, "Hayır bunlar
birbirinin alternatifi değil. Önümüzdeki günlerde de Brüksel'de, 'Eğitimde Dijital Uygulamalar' diye uluslararası bir toplantı var. Milli
Eğitim Bakanlığı olarak biz o toplantıya davetliyiz. 15 gün önce
hiçbiriniz haber yapmadınız ama Fatih Projemiz, İtalya'da uluslararası
bir ödül aldı, bilişim teknolojilerinin eğitime uygulanmasının
uluslararası örnek projelerinden biri olmak nedeniyle. Ama medyada şu
Osmanlıca tartışmalarının yüzde biri kadar, binde biri kadar bile yer
almadı" şeklinde konuştu.
Bakan Avcı, medya mensuplarından METEK Projesi'nin basında yer alması için katkı sunmalarını istedi.